"Yalnız sansürcülerin hayal gücünü aşmayan şeyler sansür edilebilir" Andrzej Wajda (Sinema ve Ben)

2 Eylül 2024 Pazartesi


 

 Filmleri memleket(ler)inden geçen Yönetmen:  Fatih Akın 

Fatih Akın’ın ilk dönem filmleri kendi deneyimleri ve yakın çevresinden beslendi, filmlerinde Türkiye ve Almanya mekân olarak önemli yer tuttu. Bu filmlerde Türkiye kökenli göçmen gençlerin çokkültürlü, çokdilli yaşamları, sorunlar karşısında ürettikleri çözümler, aile, gelenek, özgürlük üçgeninde kurdukları dünyaları üzerinden sineması şekillendi ve filmlerinde göçmen gençler iki kültür arasında sıkışıp kalmış ve patlamaya hazır bir bomba ya da göçün kurbanları olarak değil iki ya da daha fazla kültürel birikim ve çoklu kimlik yapılarıyla hem orada hem burada yaşam perspektiflerine sahip bireyler olarak temsil edildiler.

Fatih Akın Hamburg Üniversitesi, Güzel Sanatlar Yüksek Okulu’na (Die Hochschule für bildende Künste Hamburg -HFBK) giriş projesi olarak çektiği ilk kısa filmi Son (1994, Das Ende) ile sinemaya adım attı. Aynı yıl Yugoslavya’da savaş başlamış, sevdiği müzisyen Kurt Cobain intihar etmiş ve “orta” diploma notu ile liseyi bitirmiştir. Hem mezuniyet notunun düşük olması hem eski Yugoslavya kökenli arkadaşlarının savaş nedeniyle ayrışması ve geleceğe ilişkin kaygıları bu filmin konusu olur. Sinema öğrencisi iken çektiği ikinci kısa filmi Sensin! (Du Bist Es!, 1995) de izlediği Hollywood filmlerinin kahramanlarıyla özdeşleşmiş ve Hamburg’un punk ve rock kafelerinde, alternatif mekânlarda dolaşırken karşılaşıp, âşık olduğu bir kızla ilişkisini konu edinir. Bu dönem aynı zamanda Tarantino, Jarmusch, Visconti, Scorsese gibi sinemanın ustaları ile tanışır. Son kısa filmi Getürkt (1997) ise annesiyle birlikte geldiği Türkiye’de yazlıklarında komşuları, gittiği mekânlarda kurduğu ilişkiler ve gözlemlere dayanır.

 Fatih Akın farklı konularla ve kendine özgü sinema diliyle sinemasal yolculuğuna devam ediyor ve kamerasının odağında bu kez 2. Dünya Savaşı sonrası Almanya var. Almanya, Hollanda, Fas ve Meksika’da çekimlerini gerçekleştirdiği son filmi Anrum’u henüz tamamladı. Hark Bohm’un çocukluk anılarına dayanan film, 1945 baharı ve 2. Dünya Savaşı’nın son günlerinde Almanya’nın Kuzey Denizinde yer alan ve filme de adını veren Anrum Adasında geçiyor.  
Emine Uçar İlbuğa    Birgün